9/09/2013
Günümüzden 250 yıl geriye gidiyoruz. Japonya'da zalimliğiyle ünlü bir samuray tarafından, borcu yüzünden iki kız çocuğu sahibi bir baba öldürülür ve cesedi lanetli olduğuna inanılan bir nehre atılır. Nehrin laneti, vakti zamanında kocası tarafından zalimce öldürülen bir kadının nehre atılmasıyla başlamış ve inanışa göre nehre her yeni ceset atılışında, ölümün sebebi olanlar kurtuluşu olmayan bir lanetle cezalandırılırmış. Bu sebepten, zavallı babayı öldüren samuray, bir süre sonra bir cinnet geçirerek karısını ve kendisini öldürüp tek erkek çocuğu olan Shinkichi'yi öksüz ve yetim bırakır. Shinkichi amcasıyla beraber yaşamaya başlar ve genç bir delikanlı olduğunda, öğretmenlik yapan güzeller güzeli Oshiga'ya aşık olur. Film tesadüfleri açısından Türk filmlerini aratmıyor. O yüzden Oshiga'nın kimin kızı olduğunu sorsam sanırım hepiniz nehre atılan borcunu ödemekle mükellef zavallı babanın olduğunu söyleyebilirsiniz. Hepimiz Yeşilçam mezunuyuz sonuçta. Neyse, tesadüfler bu şekilde geliştiğinden, nehrin laneti bu gençlerin peşini bırakmaz. Gençler karı koca olarak aynı evde yaşamaya başladıktan sonra Oshiga delicesine sevdiği adamın başka flörtleri olduğunu öğrenir ve büyük bir kıskançlık duymaya başlar. Bir zaman sonra Oshiga Hakk'ın rahmetine kavuşmak üzereyken Shinkichi'ye der ki; "Benden sonra evlenecek olursan, o kadının ölümüne sebep olana kadar peşinizi bırakmam!" Rahmetliyi usulüne uygun gömdükten sonra yangından mal kaçırırmışçasına flörtünü şehirden kaçıran Shinkichi, yolda bir süre ilerledikten sonra yağmura yakalanır. Peşlerinden gelen Oshiga'nın ruhu öyle kazalara sebep olur ki neticede Shinkichi'nin sevgilisi ölür. Shinkichi'nin karısının dediğini yapacağını anladıktan sonraki kabullenişinin ardından, nispeten daha mutlu bir son olduğunu düşündüğümüz bir finalle bitiyor filmimiz.
Size neden bu kadar uzun uzadıya anlattım? Çünkü film tam tamına 120 dakikalık bir drama aslında. Oyunculuk, kostüm, senaryo gayet güzel. Oldukça emek verilmiş bir film ve kesinlikle izlenmeyi hak ettiğine inanıyorum. Yönetmen koltuğunda, Halka serisinden tanıdığımız Hideo Nakata var ve belki de sırf bu sebeple bile seyrettiğinize pişman olmayacaksınız diyebilirim. Filmin tek sıkıntısı, neredeyse ilk bir saat boyunca gerilim filmi izlediğinize dair bir izlenim edinememeniz ama ikinci yarıdan itibaren gözler faltaşı olacak, garanti!
.png)
